Apollon'un esinlediği ön görme yetisiyle insanlar kadın yada erkek "mantis" yani bilici, kahin olur. Bu yeti bilicilik merkezlerinin doğmasına ve bu merkezlerin zenginleşmesine neden olmuştur. Delos övgüsünde Leto bu kurak ve kayalık adacığa parlak bir gelecek müjdeler:
Senin olursa okçu tanrı Apollon'un tapınağı
Görürsün insanlar yüzlük kurbanlarla nasıl buraya gelir
Nasıl toplanır insanlar burada ve dumanlar tüter
Yanan yağlı etlerden hiç durmadan
Madem senin bu toprağında hiç bereket yok
Sen de beslenir semirirsin başka elden
Bir tanrıçanın ağzından dile gelen bu modern turizm anlayışı Yunanistan'da çok tutulmuş olup Delphoi bu politikayı benimsemiştir. Böylece bilicilik merkezleri göz kamaştırıcı bir zenginlik toplamışlardır. Ancak en eski bilicilik merkezileri Anadolu'da görülür. Boğazlardan başlayarak tüm Ege ve Akdeniz kıyılarında pek çok bilicilik merkezleri vardı. Bunların çoğunun izi silinmiştir. Bunların içinde izleri hala ayakta kalan ve hayranlık uyandıran Didyma vardır.
Troya'nın yanıbaşında Thymbra'lı Apollon tapınağı vardır ki orada tanrı Kassandra ile Helenos'a esinlemiştir biliciliği. Daha sonra Khrysei, Killa, Zeleia vardır yerleri tam olarak bilinmeyen bu yerleri Gryneion, Erythrai, Klaros ve Didyma izler. Tanrının doğum yeri olan Patara ve tüm Ksanthos vadisine yayılmış bazı merkezler ile pek çok Lykia kenti bilicilik merkezi olarak anılır.
Erythrai bilicisi Sibylla adıyla tüm dünyaya ün salmıştır. Bu kentten yola çıkan kolonciler Roma'ya kadar taşımışlardır Sibylla'yı.
Yunanistan'da Delphoi merkezinin kuruluş efsanesi şöyledir: Apollon doğar doğmaz başının üstünden kuğu kuşları uçmaya başlamış tanrı Zeus da oğluna kuğuların çektiği bir araba, başına bir altın külah ve eline de bir rebap vermiş gidip Yunanistan'da bir tapınak kurmasını buyurmuştur. Ama kuğular onu Hyperbore'liler ülkesine uçurmuşlar orada bayram, şenlik içinde yaşamış ve sonra Yunanistan'a gelmiş. Önce Boiotio'da Telphusa pınarının yanıbaşına kurmak istemiş tapınağını periden izin almayınca Korinthos körfezinin kuzeyinde Parnassos dağının eteğinde yer yer ormanlarla örtülü yemyeşil bir ovaya inmiş. Burada tanrıça Themis'e adanmış bir sunak varmış. Tanrıça o sunakta kehanetini verirmiş. Ne varki o bölgeyi bir ejdarha kasıp kavurmaktaymış Python denilen bu canavar tüm ekinleri yok etmekteymiş. Efsaneye bu canavarı Hera musallat etmiş o bölgeye. Apollon Python'u öldürmüş ve öldürdüğü yere bilicilik merkezini kurmuş. Delphoi tapınağında dünyanın göbeğin (omphalos) sayılan bir çukurun üstüne bir üç ayak üstüne oturan bilici kadın Pythia oradan soluduğu gazların tesrinde kalarak fal vermeye başlar ve böylece en ünlü bilicilik merkezi olur.
Pythia rahibesi